ANONİM ŞİRKETLERDE GENEL KURUL KARARI OLMAKSIZIN ÖNEMLİ MİKTARDA ŞİRKET VARLIĞININ TOPTAN SATIŞI

Author :  

Year-Number: 2024-51 (EKİM)
Yayımlanma Tarihi: 2024-09-11 13:39:14.0
Language : Türkçe
Konu : Ticaret Hukuku
Number of pages: 1
Mendeley EndNote Alıntı Yap

Abstract

Anonim şirketlerde, bir tasfiye hali söz konusu olmaksızın, önemli miktarda şirket varlığının toptan satışı için genel kurul kararı gerekliliğini arayan düzenleme hukukumuza, genel kurulun devredilmez yetkileri arasında TK 408/2-f ile girmiştir.

Düzenleme çeşitli tartışmaları da beraberinde getirmiştir. Bunlardan en önemlisi, yönetim kurulunun, bir genel kurul kararı olmaksızın, şirketin önemli miktarda varlığını satması halinde satış işleminin geçerli olup olmayacağına ilişkin tartışmadır. Öğretideki baskın görüş sahibi diyebileceğimiz yazarlar, genel kurul kararı alınmadan yapılan satış işleminin geçersiz olacağını savunurken; aksi görüşteki bir kaç yazar ise, yetkili şirket temsilcisi ile işlem yapan iyiniyetli üçüncü kişinin korunması gerektiğini, bu bağlamda (iyiniyetli üçüncü kişiye karşı) şirketin işlemle bağlı olması gerektiğini, aksini savunmanın TK 371’de düzenlenen temsil rejimi ile bağdaşmayıp, ticari hayatın devamlılığı bakımından kritik önemi haiz işlem güvenliği ilkesine aykırı düşeceğini ileri sürmektedirler.

Bu çalışmada, anonim şirkette önemli miktarda şirket varlığının genel kurul kararı alınmadan satılması halinde işlemin dış ilişkide sonuç doğurup doğurmayacağı, öğretide savunulan görüşler ışığında ve bağlantılı diğer meseleler ekseninde incelenecektir.

Keywords

Abstract

The regulation that requires a general assembly decision for wholesale sale of substantial part of company assets without a liquidation situation in joint stock companies has entered our law with TCC Art. 408/2-f among the inalienable authorities of the general assembly.

The regulation brings about various discussions. The most important of these is the one whether a sale transaction will be valid if the board of directors sells a substantial part of the company's assets without a general assembly decision. The authors, who can be considered as the dominant views in the doctrine, argue that the sale transaction made without the decision of the general assembly will be invalid; however, a few authors who have the opposite view state that the bona fide third party who conducts a transaction with the authorized company representative should be protected, that in this context the company should be bound by the transaction. They argue that asserting otherwise would be incompatible with the representation regime regulated in TK 371 and would be contrary to the principle of transaction security which is of critical importance for the continuity of commercial life.

In this study, if a substantial part of company assets are sold in a joint stock company without a general assembly decision, whether the transaction will have legal effect in the external relationship will be examined in the light of the views defended in the doctrine and other related issues.

Keywords


                                                                                                                                                                                                        
  • Article Statistics